Presentazione
- Turkey
- Registrata circa 9 anni fa
- beauty, books, art, fashion, cinema
- ProZ.com
- Money Order, PayPal, Wire transfer
- United States Dollar (USD - $)
$0,05 to $0,10/ parola*
$20 to $30/ ora*
*Le tariffe riportate sono da considerarsi come un intervallo generico per questo traduttore. Ogni progetto è diverso e sono molti i fattori che possono influire sulle tariffe, come la complessità del testo di partenza, il formato dei file, la scadenza, ecc. Ti preghiamo di contattare direttamente questo traduttore illustrando i dettagli del lavoro di traduzione per ricevere un preventivo specifico. Su TM-Town le tariffe sono sempre espresse in USD per uniformità. I traduttori possono indicare una valuta preferita diversa.
36
Unità di traduzione
41
Concetti terminologici
Top dei settori di specializzazione
fashion
software
information technology
internet
other
I miei lavori
Esempio di traduzione Differences Between 8 mm and Super 8 mm Films
Differences Between 8 mm and Super 8 mm Films Esempio di traduzione
Partenza (English) | Arrivo (Turkish) |
---|---|
8mm | 8mm |
Amateur film gauge introduced by Eastman Kodak. | Eastman Kodak tarafından sunulan amatör film ölçeği. |
In the camera, it was the same size with standard 16mm film but with double perforations. | Kameranın içinde, standart 16 mm'lik filmle aynı ölçüdeydi fakat iki tane deliği vardı. |
At the picture area of a typical 16mm film, four frames of 8mm were recorded, two in the first run and two when turning the film cassette to the other side to expose the other half width, much like audio cassettes are used. | Sıradan bir 16 mm'lik filmin resim alanında dört tane 8 mm'lik kare kaydediliyordu; ses kasetlerinde de olduğu gibi, ilk çekimde iki tane, diğer yarıyı ışığa tutmak için film kasetini çevirirken de iki tane. |
When processed, it was slit lengthwise to produce a double length (usually 50ft) Regular 8mm film for projection. | İşlenirken, gösterim için iki kat fazla uzunluktaki (genellikle 50 ft.) Normal bir 8 mm'lik film elde etmek üzere uzunlamasına ortadan ikiye kesiliyordu. |
A better variant, Super 8mm was introduced by Eastman Kodak in 1965. | Daha iyi bir çeşit olan Super 8mm, 1965'te Eastman Kodak tarafından tanıtıldı. |
This had smaller perforations which allowed for 50% increase of the image size and hence more detail could be recorded. | Bu, görüntü boyutunda %50'lik bir artışa ve böylece daha fazla ayrıntının kaydedilmesine izin veren daha küçük deliklere sahipti. |
The larger frame also allowed for larger projection sizes than were possible with standard 8mm (called Regular 8mm) film. | Daha geniş kare ayrıca standart 8 mm'lik filmle (Normal 8 mm denen) mümkün olandan daha geniş gösterim boyutlarına izin veriyordu. |
See also respective sections in Wikipedia and Kodak's web site. | Wikipedia'ki ve Kodak'ın sitesindeki ilgili bölümleri inceleyiniz. |
Esempio di traduzione Browsing with Tabs in Firefox
Browsing with Tabs in Firefox Esempio di traduzione
Partenza (English) | Arrivo (Turkish) |
---|---|
Firefox has been designed to be useable by any user immediately--with no learning curve. | Firefox herhangi bir kullanıcı tarafından hemen kullanılabilir olması için tasarlanmıştır - öğrenmek için uğraşmaya gerek yoktur. |
However, to truly "rediscover the web", you should become comfortable with Firefox's advanced features. | Yine de, "web'i gerçekten keşfetmek" için, Firefox'un gelişmiş özelliklerine alışmanız gerekir. |
One of these is the use of tabs. | Bunlardan biri sekmelerin kullanımıdır. |
Firefox uses "tabs" to show multiple web pages in the same window. | Firefox "sekmeleri" birden fazla web sayfasını aynı pencerede göstermek için kullanır. |
Several other web browsers, such as Internet Explorer 7 and Opera, also use tabs. | Internet Explorer 7 ve Opera gibi diğer bir çok web tarayıcısı da sekmeler kullanır. |
Tabs are featured underneath the Location and Bookmarks Toolbars, in a file folder-like layout. | Sekmeler, Konum ve Yer İmleri Araç Çubuklarının altında, klasör şeklindeki bir dosyanın içinde yer almaktadır. |
Tabs allow users to have one Firefox window in the taskbar, with multiple web pages open within that window. | Sekmeler, kullanıcıların görev çubuğunda içinde birden fazla web sayfası açık olan tek bir Firefox pencerelerinin olmasına izin verir. |
In the image, the default Firefox homepage is shown in the first tab, and Firefox Central (accessed from the "Getting Started" bookmark) is shown in the second. | Resimde, varsayılan Firefox ana sayfası ilk sekmede, Firefox Central ("Başlangıç" yer iminden ulaşılabilir) da ikinci sekmede gösterilmiştir. |
The number of tabs that can be opened at any one time is unlimited, though the tab bar can only hold around 20 tabs comfortably. | Herhangi bir zamanda açılabilecek sekmelerin sayısı sınırsızdır, buna rağmen sekme çubuğu sadece 20 civarı sekmeyi rahatça kaldırabilir. |
Also, Firefox does not display the tab bar unless more than one tab is open (there is an option to change this). | Ayrıca, Firefox birden fazla sekme açık olmadıkça sekme çubuğunu göstermez (bunu değiştirmek için bir seçenek vardır). |
Esempio di traduzione Fashion Through Renaissance
Fashion Through Renaissance Esempio di traduzione
Partenza (English) | Arrivo (Turkish) |
---|---|
Clothing played a large role in Renaissance society, as clothing in the Renaissance was all about defining and showing off one's social status. | Rönesans döneminde giyim tamamen kişinin sosyal statüsünü belirlemek ve gösteriş yapmak için kullanıldığından, giysiler Rönesans toplumunda büyük bir rol oynuyordu. |
Germanic, Italian and French fashions heavily influenced the rest of Europe in the period. | Bu dönemde; Alman, İtalyan ve Fransız modası Avrupa'nın geri kalanını fazlaca etkilemiştir. |
Clothing was one of the main ways that the wealthy displayed their wealth to the world, and so it was the wealthy that set the fashions and trends that were to be followed. | Giysiler, zenginlerin ne kadar varlıklı olduklarını dünyaya göstermelerinin ana yollarından birisiydi, bu yüzden de takip edilecek trendleri zenginler oluştururdu. |
Because of the great difference in wealth and class in Renaissance Europe there are several different fashions, ranging from what the wealthiest would wear to what peasants might wear. | Rönesans Avrupası'ndaki büyük sınıf ayrımı yüzünden, zenginlerin giydiklerinden köylülerin giydiklerine kadar pek çok farklı tarz vardı. |
Because of the ever-changing times of the Renaissance, fashions also changed more rapidly in this era than in eras before it. | Rönesans'ın sürekli değişen temposundan dolayı, moda da bu çağda öncekilere göre çok daha hızlı değişmiştir. |
The wealthy displayed their wealth by wearing expensive fabrics such as silk, brocade, velvet, and cotton (Cotton was at this time in history kind of hard to come by in and was thus a 'wealthy' fabric). | Zenginler zenginliklerini ipek, sırma, kadife ve pamuk gibi pahalı kumaşlar giyerek gösteriyorlardı (pamuk, bu devirde rastlanması zor, bu yüzden de "pahalı" bir kumaştı). |
Furs were also popular among those who could afford them, and oftentimes furs were used by the wealthy as lining on the inside of their garments. | Parası yetenler arasında ayrıca kürk de popülerdi, kürkler sıklıkla zenginler tarafından elbiselerinin içinde astar olarak kullanılırdı. |
Darker colors were the fashion as elaborate embroidery and jewels were often sewn into the fabrics, and dark colors were able to show those features off more. | Kumaşlara çoğunlukla ayrıntılı işlemeler ve mücevherler dikildiği ve koyu renkler bunları daha çok belli ettiği için, koyu renkler modaydı. |
For the wealthy, style was much more important than function. | Zenginler için, stil işlevden daha çok önemliydi. |
Esempio di traduzione Jackie Kennedy: A Symbol of Fashion
Jackie Kennedy: A Symbol of Fashion Esempio di traduzione
Partenza (English) | Arrivo (Turkish) |
---|---|
Jackie Kennedy is an important figure in discussing the rhetoric of fashion. | Jackie Kennedy modanın retoriğini tartışmada önemli bir figür. |
As first lady, she was part of the elite, ruling class. | First Lady olarak; elite, yönetici sınıfın bir parçasıydı. |
As is normally the case with fashion trends, the ruling class establishes the fashion trends, and lower classes then attempt to emulate those styles. | Moda trendlerinde normalde olduğu gibi, yönetici sınıfı bu trendleri belirler, aşağı sınıflar da bu stilleri taklit etmeye çabalarlar. |
Those who imitated Jackie Kennedy's style did so not only because they liked her sense of style, but they also wanted to identify with those aspects of her life that her style brought with it: wealth, power, and social status. | Jackie Kennedy'nin stilini taklit edenler bunu sadece onun stil anlayışını beğendikleri için değil, hayatına dair stiliyle birlikte gelen yönleri de istedikleri için yaptılar: zenginlik, güç ve sosyal statü. |
Celebrity figures such as Jackie Kennedy provide us with the most accessible vision of what it means to be wealthy. | Jackie Kennedy gibi şöhret figürleri bize zengin olmanın ne demek olduğuna dair en ulaşılabilir görüşü sağlar. |
Their style and their fashion choices become culturally understood symbols that represent wealth and power. | Stilleri ve moda tercihleri zenginliği ve gücü temsil eden, kültürel olarak anlaşılmış sembollere dönüşür. |
Once the “refined taste” of the elite is adopted by lower classes, (for example: imitation Louis Vuitton handbags, fake Chanel sunglasses) the elite then shift gears and establish a new high-fashion trend that places them back at the top of the fashion pyramid. | Elitlerin "ince zevkleri" bir kez aşağı sınıflar tarafından benimsendi mi (örneğin; Louis Vuitton çantaların taklitleri, sahte Chanel güneş gözlükleri), elit kesim vites değiştirir ve onları moda piramidinin tepesine tekrar yerleştirecek yeni bir yüksek-moda trendi belirler. |
Many times, the trend among the elite is to wear clothing that appears “casual” and “low-maintenance,” (all while costing hundreds or even thousands of dollars) – but as soon as the actual casual and low maintenance wearers adopt those trends, the style changes. | Çoğu kez, elitler arasındaki trend "rahat" ve "çaba gerektirmez" görünen (ve aynı zamanda yüzlerce hatta binlerce dolar tutan) kıyafetler giymektir - ama gerçek rahat ve çaba gerekmeden giyinenler bu trendleri benimser benimsemez, stil değişir. |
English to Turkish Differences Between 8 mm and Super 8 mm Films
- photography
- film
Turkey
Non disponibile Oggi
December 2024
Sun. | Mon. | Tues. | Wed. | Thurs. | Fri. | Sat. |
---|---|---|---|---|---|---|
1
|
2
|
3
|
4
|
5
|
6
|
7
|
8
|
9
|
10
|
11
|
12
|
13
|
14
|
15
|
16
|
17
|
18
|
19
|
20
|
21
|
22
|
23
|
24
|
25
|
26
|
27
|
28
|
29
|
30
|
31
|
1
|
2
|
3
|
4
|